Tie hakkinda bilgiler - terimler sozlugu

Tie :

  1. in with k.dili ile ilişkisi olmak. tie into hızla sarılmak; (argo) haşlamak; tutmak. tie one on (argo) sarhoş olmak. tie one's tongue susmak, susturmak. tie the knot evlenmek, evlendirmek. tie to himayesine sığınmak. tie up bağlamak; bağlayıp kapamak; meşgul olmak; bağlantılı olmak; bitirmek, sonuçlandırmak. I'd like to help you, but my hands are tied. Yardım etmeyi arzu ederdim, fakat elimde değil.

  2. i. bağ, düğüm; fiyonga; kravat, boyun bağı; rabıta, bağlantı, kayıt; berabere kalma; bir binanın kısımlarını tutan lata veya demir kuşak; demiryolu traversi; müz. bağlı nota işareti; çoğ. bağlı alçak ayakkabı. tie beam duvar latası. tie clasp, tie clip kravat iğnesi. tie plate demiryolunda ray ile travers arasında bağ levhası. blood ties akrabalık, kan bağı.

  3. f. (-d, tying) bağlamak, raptetmek; düğümlemek; birleştirmek, bitiştirmek; k.dili. izdivaçla bağlamak, evlendirmek; müz. bağlamak; berabere kalmak. tie a can to (argo) kovmak. tie by the leg engel olmak. tie down kayıt altına almak, bağlamak. tie



MollaCami.Com